11 Haziran 2010 Cuma

Sabah'ı Yatsı saymak

Çarşamba pek de beklediğim gibi geçmedi. Envanter şudur arkadaşlar:
  • Sınava çalışmadım, bari sonrasına çalışayım deyip evi mis gibi yaptım. İyi de oldu. Bulaşıktı viledaydı derken insana benzedi ev yeniden.
  • Sınav beklentilerimin aksine güzel geçti. Çalıştığım yerden sormuş hoca.
  • Sınav sonrası Hande ile buluştuk. Bize gelip yemek yapacaktık ama bu sefer de benim içimden gelmedi, hava da güzel olunca yürü dedim gidelim Etiler'e. Gittik de. Mango'da indirim varmış kısa bi alışveriş turu ve ardından da yemek faslı yapıp Starbucks'a kaydık ve orada uzun uzun uzun oturduk.
  • Böyle anlatınca sıkıcı olduğunun farkındayım ama, Hande'yi bi güzel elledim dememi falan bekliyorsanız yanılıyorsunuz a dostlar. Abazanım dediysek kıroyum demedik.
  • Akşam olup çattığında Emrelere geçtim. Yani bizim evde yapmadık bir şey.
  • Emre hayvanı eve kim var kim yoksa doldurmuş. İyi etmiş de, sadece sapları doldurmuş adam. Acayip baydım. Kafalar yeterince güzel olduktan sonra ortam bariz mala bağladı. O kadar çok kişi takılmaya gitmem bi daha.
  • Ortamdaki birkaç kişinin birden daha evvel bahsettiğim o basçı kızla şöyle ya da böyle birşeyler yaşamış olması enteresandı.
  • Tayfa içerisinde Boğaziçili olmayıp da Emre'ye yamanan adamların bana imreniyor olmaları ise epey enteresandı. Oğlum ne kaçırdığınızı bilmiyorsunuz ki, bilseniz çok da istemezsiniz eşek herifler.
  • Bir tanesiyle olan "Acun bizim okuldan mezun - Sarp da bizim okuldan - Aa sen hangi liseden mezunsun ki?" diyaloğu ve adamın kilitlenip kalması çok tatlıydı. Kardeşim Denizli Anadolu da iyidir lan ben ezmek için söylemedim. Ama sen de içinde helikopter durağı olan bir üniversitenin öğrencisiyle konuşurken adamın kredi kartı olan bir liseden mezun olmuş olabileceğini unutmamalısın. Öptüm.
  • Emre'nin kafası güzel olunca "onu siktim bunu siktim" diye coşması çok hoştu. Benim böyle eski bir blog yazarı arkadaşım vardı. (Hani bizi Hande ile tanıştıran) O da çok yazardı öyle. Onun faydası mıdır bilmem ama, Emre'nin nerelerini yazıp nerelerini yazmadığını anlayabiliyorum artık. Kızdığımı falan sanmasın kimse. Adamın beş yapılacak bir'i var sonuçta. Kimde olsa aynısını yapar.
  • Yine de Moral Bozukluğu ve 31'i anmadan edemiyorum:


Kamera Arkası / Bugün Benim İçin Ne Yaptın? from Dirty Cheap Creative on Vimeo.

"Yirmi beş sene elinle otuzbir çek çek, sonra git ona buna afra tafra yap; "Ben ona çaktım, ben buna çaktım" e benim derdim tabii.."

  • Birazdan yine Emrelere gideceğim. Bugün az kişi olacağımız konusunu teyit ettirdim özellikle tekrar tekrar. Bakalım kısmet.,
Hepinizi merak ediyorum
Boğaziçi Bin Beşyüz

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder