6 Nisan 2012 Cuma

07NSY12-2/3

Tekrardan çok merhabalar sevgili gönül dostlarım. Şu hayatta her şeyimi kafama göre anlatabildiğim, içimden geldiği gibi olabildiğim, beni yargılamayan bir tane kadın vardı, o da çeşitli hatalarımız neticesinde beni yargılamaya başladı. Zaman içerisinde bu acemilikleri ikimiz de atar mıyız, yoksa o zaman gelmeden biz mi aşınırız orasını Allah bilir. Ben dua ediyorum o yüzden siz de katılın.


Bir önceki yazımda kullandığım sert lügatım şiddetli tavrım, huzur isteyip ama yine bulamamama neden oldu zannedersem. Olsun arkadaşlar her son bir başlangıçtır bunu unutmayın. Otuz yıllık eşinizden bile ayrılsanız artık onla aranızda yeni bir ilişki başlıyor demektir: Eski eş hukuku. Bildiğimiz teknik anlamdaki hukuk bile böyledir. Medeni hukuk nişan ile başlar, bitmez. Ayrılıklar da sevdaya dahildir dedikleri bu aslında.


Quantum fiziği der ki, evrende birbirleri ile karşılaşan iki atom birbirlerini etkilerler ve bir daha asla eskisi gibi olamazlar.


Bilimsel konuşuyoruz olm burada.


Neyse; nerede kalmıştık?


FX35in ön sağ koltuğuna oturdum ve dediğim gibi, o an kızın bacakları ister istemez ilgimi çekti. Bir yandan da dikkat ettim binerken, kuzenim de ortaya oturmuş arkada. Hehe.


Kız arabanın kapısı bile daha kapanmadan gaza bir yapıştı, o anı görmeniz lazım ama yani. Bu esnada ben arabanın ön panelinde bulunan ekrana bakıyorum bir yandan, sürerken bunu kullanmayın falan yazıyor, kız daha o ekranı bile geçememiş. Herneyse arabanın camları filmli, ama yine de etrafımızdaki arabalar deli gibi bize bakıyor. Yıllardır çözemediğim bit detay da budur. Ben böyle detayları düşünürken bir yandan da kuzen kızla muhabbet ediyor falan. İşte yok efendim kız Antalya'da okuyormuş, çok sıkılmış, bi arkadaşının mekanına gitmiş ama orada da duramamış iyi ki bize denk gelmiş falan. Arada bana da bir iki laf geliyor ama ben tabiî aptal gibi anı yaşayacağıma gecenin planını yapıyorum kafamda. Soru geldikçe de «heh hee», «Boğaziçi evet hıhım.», «aaa?» gibi boş cevaplar veriyorum.


Bu şekilde bir 15 dakika falan yol aldıktan sonra tekrar otoparka geldik. Jipi bırakıp cabrio'yu alacağız falan. Tabiî otoparka girişimiz biraz şaşalı oldu. Fx35'ten in, BMW'ye bin, aracın üstünü aç falan derken güvenlik tayfası bize bakıyor full. (bu arada şimdi yıllar sonra yazarken geldi aklıma: kapalı otoparka az sonra alacağın cabrio arabayı bırakırken üstünü kapatmak tam bir acemi işiymiş lan.) Herneyse bizim kuzen ile kız otoparkın önüne çıktılar bu arada. Kız arkaya iyiydi kuzen önde sağda ben arabayı sürüyorum. Tam gaza yüklendim (maalesef o zamanlar dsc kapatmak falan nedir bilmediğimden patinaj falan yok) derken kız birden atıldı:


-Yauoaa iççek bishee alamash miyssss????

-içecek derken yani? (ben araba kullanıyorum'u düşündüm kuzen ramazan'ı ama ikimiz de bu soruyu sorduk)

-Yhaaa hoayyyiiiirrrr fanta manta diormmmmm


En yakın benzinciye ışınlandık, kuzen bi koşu üç fanta kaptı geldi. Ama bu sefer arkaya, kızın yanına oturdu poç.


Buradan sonrası bir sonraki bölümde, +13 :)


Published with Blogger-droid v2.0.4

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder